Olta'nın Bölümlerini Nelerdir ?

[Admin]

Olta Bölümleri / BEDEN

Takımlarda ağırlık ile olta ipi arasında kalan tek parça ipe beden denir. Bedenlerin belli bir uzunlukları yoktur. Olta takımının büyüyüp kalınlaşması gerektikçe bedenle rinde uzun tutulmaları gerekmektedir. En kısa beden yarım en uzun beden altı kulaçlık bir boyutu kapsamaktadır. Elbetteki bu ölçü verilirken üzerinde ancak bir iğne bulu nan takım dikkate alınmıştır. Yoksa beden üzerine takılacak iğne sayısı arktıkca bede nin boyunun uzaması kaçınılmazdır.

Bedenin kalınlığı tutulacak balığın türüne büyüklü ğüne göre kalınlaşır. İpin kalınlaşması balığın gocunmasına sebeb olduğundan, balığı bedenden uzak tutmak gerekmektedir. Bunun içinde bedenin üzerine bir miktar misina ek lemek gerekmiştir. Eklenen ve ucunda iğne bulunan bu kısa ve ince parcaya ise köstek denir. Çelik telli olta takımlarında bedeni genellikle çelik tel oluşturur. Çelik tel ile olta ipi arasına ayrıca misina veya naylon ip bağlamak isteğe bağlıdır. Bedenin ka lınlığı olta ipinden daha azdır.

Olta Bölümleri / KASA

Bedenin üst ve alt uçunda birer halka oluşturulur. Bu halkalara kasa denir. Üsteki kasa oltaipinin ucundaki klipsli fırdöndüye bağlanır. Altkaki kasa ise ağırlığın bedene takılıp çıkarılması için kullanılır.

Bedenin ucu ikiye katları ve buradan düğüm atılır. Buna tek düğümlü kasa denir. Ayrıca diğer uçta da bir kasa oluşturulur. İkinci dügüm sondan 1- 2 cm içeride atılır. Bu ilmeğe kuş gözü de denir. Kasa iskandilin gözünden geçirilir ve is kandil boyunu geçene kadar çekilir. Daha sonra iskandil kasanın içerisinden geçirilerek sıkıştırılır. Kuş gözü iskandilin bedene takılıp sökülmesini son derece kolaylaştırır.

Olta Bölümleri / KÖSTEK

Takımların bedenlerine balık tutma amacı ile eklenen ve ucunda iğne bulunan kısa iplere köstek denir. Köstekler hangi takımın bedenine iliştirilmişlerse o isimle anılırlar. Paragat kösteği, çapari kösteği, yeldirme kösteği gibi.

Ayrıca köstekler gördükleri işlere göre de görede adlandırılırlar. İğne kösteği, ayak kösteği, iskandil kösteği gibi. Köstekler bir defada birden fazla balık tutabilme amacına yöneliktir. Kösteklerin amaçlarına uygun olmak üzere, standart veya belli bir uzunlukları yoktur. Takımı donatanın göz kararı kösteklerin boyutlandırılması en büyük etkendir. Fakat kösteklere fazla uzun boy vermekten kaçınılmalıdır.

Takımlara vurulacak köstek boylarının olduğundan uzun olması gibi olduğundan kısa tutulmasıda olumsuz sonuçlar verir. Çünkü oltacılğın iki önemli oluşumu vardır. Birincisi takımın balığa karşı görüntünün kısıtlanması, ikinciside balığın kıskandırılarak yeme çağrılmasıdır.

Kösteğin bağlandığı bedende, dik açı oluşturacak şekilde durmasını sağlamak içinde, şunlara dikkat edilmelidir.

Köstek ipi ya misinalar gibi ince, sağlam, saydam ve fakat sert yapıda olmalı yahut da eldeki ip aynı niteliği taşımakla beraber, gerekli sertliği gösterme yeteneğinde değilse, ipe bu yeteneğin kazandırılması yoluna gidilmelidir. İpe istenen yeteneğin kazandırılması için ise, şu çareye başvurulur. Önce köstek olacak ip biraz uzun olarak kesilir. Sonra kös teğin beden yönünde kalacak ucu ikiye katlanır. Ama, kendi üzerine bükülerek iki kat görün tüsüne sokulan ipin boyutu, hiç bir zaman , kösteğin iğne bağlanacak ucuna kadar uzatılmaz. Köstek boyunun üçte bir bölümüne çift kat, üçte iki bölümüne tek kat görüntüsü verilir. Bu şekilde hazırlanan köstek iki katlı yönünden bedene bağlanır.

Olta Bölümleri / KURŞUN ÇEŞİTLERİ

Armut Kurşun

10 gramdan 500 grama kadar çeşitleri bulunmakta Dip oltalarında kullanmak için idealdir.

Gezer Kurşun

Kaşıklı , suni yemli veya canlı yemli oltalarda kullanılır, Gezer olduğu için balık oltadan yemi aldığında tuzak olduğunu anlamaz.

İskandil Kurşun Dip oltalarında Kıyıdan daha ileri atmak için çok kullanışlıdır, Oltanın çabucak dibe inmesini sağlayan kitlesel ağırlığı fazladır.

Fırdöndülü Kurşun 30 gramdan 500 grama kadar çeşitleri bulunmakta.

Olta Bölümleri / İĞNELER

Kendal Flatted - Nickel Plated

Düz - Beyaz

4 ve 5 numaralı iğneler büyük kefal avında kullanılmak için idealdir.

Düz - Beyaz

Dip kıbrıs''ı yapanlar için paslanmaz çelik iğne.

Düz - Beyaz

Uzun saplı.

Flatted Blued

Çapraz - Siyah

Karagöz , mırmır , sarpa balıkları için en uygun iğnelerden biri.

Olta Bölümleri / ŞAMANDIRA

Şamandıraları üç ana grupta toplayabiliriz. Bunlar;

1- Adi şamandıra

2- Işıklı şamandıra

3- Sesli şamandıra

1- Adi şamandıra: 2- Işıklı şamandıra: Karanlık ve ay ışığının yeterli olmadığı gecelerde kullanılır. İki pil, bir ampulun, saydam bir kutu içerisine konulmasi ile oluşturulur.

Sonradan bu kutu yeter bir irilikteki mantar takoz üzerine oturtulur ve son olarakta su geçirmeyen fakat saydam olan bir naylon torba içerisine konur. Bu uygulamalı şişe yardımı ile de yapabiliriz. Şu kadar ki içerisine su girmemeli ve dibide koyu renkli bir boya ile boyatılıp kurutulmalıdır. En son şişe bir ağ torbası içine alınır ve dibinede devrilmemesi için yeter irilikte bir ağırlık bağlanır. 3- Bu şamandıraların gece de gündüz de kullanılmaları mümkündür. Avlananı sesi ile kendisinden uzak bulunmaya çağırır. İki yağ veya boya kutusu ile oluşturulur. Su kabağı kullanarak yapanlarda vardır.

Olta ipi üzerine şamandıra takmanın çeşitli yolları vardır. Mantar şamandıralar için, misina takmanın en kolay yolu şemsiye teli veya yorgan iğnesi kullanmaktır. Ancak her iki haldede olta ipinin mantar şamandıra içinden geçirilmesi kolay olmaz. Pense kullanma zorunluluğu duyulur. Çünkü şemsiye telini olsun, yorgan iğnesini olsun, mantar şamandıraya batırmak ve diğer yana geçirmek, kolay değildir.

Her ne kadar her iki madeni aygıtıda balmumu yardımı ile kullanma olanağı varsada yinede geçişi zorlaştırır. Bu sebeple gerek batırmada gerekse, sivri ucun çıktığı karşı taraftan, madeni ayğıtla beraber benedi çekip çıkarmak kolay olmaz. Bu sebeple pense kullanmakta yarar vardır.

Olta Bölümleri / MİSİNE

Balık avında günümüzde kullanılan misinaların hepsi plastik veya naylon orijinlidir. Günümüzde misina ucuz bir malzemedir. Bu nedenle düğümlü, buruşuk ve aşırı katlanmış çatlamış eski misina ile balık avına gitmek hiç doğru değildir. Ayrıca düğümlü olan misinalar kesinlikle değiştirilmelidir. Çünkü ani bir yükleme sonucu misina düğüm yerinden kopacaktır. Misinalar piyasada numara ile satılırlar. Bu numaralar 10-20-30-40-50-60-70-80-90-100 olarak belirtil miştir. Numara yükseldikçe misinanın kalınlığı artar. Esasta bu rakamlar misinanın kalınlığını belirtir. Şöyle ki 10 numara misina 0. 1 mm , 50 numara misina 0. 5 mm dir.

Misina seçiminde önemli bir konuda avcılığı yapılan balığı çekebilecek en ince misinanın tercih edilmesidir. Zaten makinalı olta kullanıyorsanız bu kaçınılmaz bir gerekliliktir. İnce misina ile balığın oltaya vurduğu daha iyi anlaşılır. Misina için önemli bir hususta rengi ve yumuşaklılığıdır. Suyun rengine göre misina kullanmak gerekir. Açık bir suda sarı renkli bir misina kullanıp sonuç beklenebilir mi? Balık ***** bir hayvan değildir. Neticede oda tehlikenin farkına varıp oltanıza düşmeyecektir. Ayrıca misinanız ne kadar yumuşak olur ise kırışmaz katlanmaz ve uzun ömürlü olur.

Misinanın sarılması: Olta takımı hazırlamada ilk pratik pazardan alınan misinanın sarılmasıdır. Misina sarılması basit bir konu olmakla beraber yinede bilinmesi gereken birkaç konu vardır. Çünki çok kişi misana sarmasını bilmediği için satın aldığı misinayı karıştırmaktan kurtulamamıştır. elbetteki bir makara üzerine sarılı misinayı mantar üzerine dolamakta sorun yoktur. Fakat piyasada misinalar genel olarak 8- 10 cm çapında boş şekilde dolanmış olarakpazarlanırlar. Bir misinanın mantara sarımı için önçe misi nanın başlangıç uç kısmı bulunur. Misina rulo halinde yere konulan bir şişe geçirilir ise buradan karışmadan sarılması kolaylıkla mümkün olur.

Olta Bölümleri / ZOKA-1

Olta Bölümleri / ZOKA-2
Zokalar oltacılığın ayrı bir bölümünü oluştururlar. Zoka yapan ve kullananlara zokacı, zoka ile avlanmağada zokacılık denir. Zokalar hertürlü balığın avında geçerlidir. Zokaların çok hızlı, eğlendirici ve hareketli bir avlanma süreci vardır.

Bu yüzden zokalar ayrıcalıklı bir ilgi görmektedir. Meraklıları bu takımı o kadar çok severler ki, zokanın kurşunu yerine gümüş madeni kullananlar bile vardır. Zokalar avladıkları balıktan çok şekil ve biçimlerine göre isim alırlar. Akıntılı, anaforlu ve derin sularda pek geçerli olan zokalar, ancak bir takıma bağlandıktan sonra, hangi balığın avında kullanılacaksa o balığın adını alırlar. Yani zoka olarak değilde, takım olarak avlayacağı balığın adı ile anılırlar. Örneğin Torik zokalı takım, lüfer zokalı takım, mercan zokalı takım gibi. . . Zokaların oltaya bağlanmadan önce aldıkları isimler şöyle sıralanır.

a) Pirçol b) sarımsak c) Sülük d) fındık e) pişkova
f) ovala g) yünlü h) yüksük i) seyirme f) çarpma

Olta Bölümleri / FIRDÖNDÜLER

Fırdöndüler kendi ekseni üzerinde , en küçük güce uyarak dönebilen , iki halkadan ibarettir. Bu halkalar , tek bir çivi ile birbirlerine eklenir veya herhangi gövdeden çıkan iki ayrı çivinin uzantısı olan ,çivi bedenlerinden oluşturulur. Fırıldaklar genellikle paslanmayan sarı madenden yapılırlar. Sarı madenin fırıldak yapımında kullanılması, pek olumlu ise de , önemli bir sakıncası vardır. O da bu madenin , birkaç defa eğilip bükülmeye dayanamadığı ve hiç beklenmedik bir zamanda da halkaları birleştiren veya gövdeden çıkan çivilerin , aynı yerden ve aniden alıvermeleridir.

Bu sebeble, fırıldak satın alırken, üzerinde herhangi bir sakınca yaratacak herhangi bir kusurun bulunmadığı mutlaka kontrol edilmelidir. Eğer bir fırıldağın gövde veya çiviyi,boylamasına olmak üzere bir doğru ile iki eşit parçaya böler ve bu doğrununda fırıldak gözlerini, iki eşit parçaya ayırdığı görülecek olursa, o fırıldak düzgün ve kusursuzdur. Fırıldak ları oluşturan halkalardan birine beden, diğerine de olta ipi yani misina bağlanır.

Takım üzerindeki yanlış uygulamalar ve elemanların gerektiği şekilde birbirlerine eklenmeleri sebebi ile, ota ipi üzerinde hiç de istenmeyen gelişmeler olur. Bu gelişmelere , her elemanın kendi yerine gelişi güzel bağlanması ve bağlandığı yerdede , kendi başına buyruk olmak gibi düzensiz hareketlere girişmesinin sebeb olduğu söylenebilir. Demekki takımı oluşturan elemanların, kendi biçimlerindeki oluşturma ile takımdaki yerlerine bağlama şekillerinin, düzgün ve usulüne uygun bir düzen içinde yürütülmesi gereği vardır. Bu gereksinmeye uyulmaması halinde, takımın kullanılması sırasında, mutlaka bazı huzursuzluklar belirir.

Bu huzursuzlukların en önemlisi,her elemanın bağlandıkları yerde dönmesidir. Herhangi bir elemanın dönmesi takımın gamlanmasına yani bükülüp kıvrılmasına, sonuç olarakta kullanılmaz duruma gelmesine sebeb olur. Öyle ise takımı donatanın, elemanları gerektiği şekilde seçmesi ve gerektiği gibi de yerlerine bağlaması başlıca görevidir.

Her türlü gereksinmenin başarılmış olmasına rağmen genede takımın kullanılması sırasında hiçte istenmeyen oluşumların geliştiği görülebilir. Bu tür oluşumları, en usta oltacıların kullahdıkları takımlarda bile görmek mümkündür. Bu tür oluşuma, gözden kaçan bir kusurun sebeb olabileceğini söylemek mümkün ise de , asıl etkenin, kusur olmadığı ve takımdaki istenmeyen oluşumların, su hareketleri ile, tutulan balığın çekilmesi sırasında dönmelerinin sebeb olduğu söylenebilir.

İşte fırıldakların,gerek gözden kaçan herhangi bir kusur, ve gerekse, su hareketleri ve yakalanan balığın oluşturduğu istenmeyen gelişmeleri,kendi başına önleyen çok değerli bir eleman oldukları görülür. Fırıldakların, kendi ekseni etrafında dönebilen halkalarının, şu veya bu biçimde oluşturulmaları önemli değildir. Önemli olan , halka şeklinin düzgün lüğü ile, kendi eksenleri üzerinde , en küçük güce uyarak dönebilmeleridir. Çünkü fırıldaklar, görüntü lerinden ziyade, karşılaştıkları en küçük güce uyarak döndükleri takdirde değer kazanırlar.

Fırıldakların pek çok çeşitleri vardır. Bir fırdöndü, her ne tür oluşturma ile yapılmış ve hem ne tür şekil ve biçime sokulmuş olursa olsun, kendinden beklenen iş aynıdır. Fırıldakların çeşitlendirme ve şekillendirme gereksinmeleri, bu hizmetin tam olarak gördürülmesine yöneliktir. Örneğin; bir fırıldak halkasının en ufak güçle, kendi ekseni etrafında dönme yeteneğinin bulunması yanında, sağlamlığıda söz konusu olabilmektedir. Böylece fırıldaklar, kendi görüntüleri içinde, küçükten büyüğe, veya büyükten küçüğe doğru çoğalma eğilimi içine girerler. Bu suretle birinin diğerinden kolayca ayırt edilebilmesi için her tip fırıldağın , kendi görüntüsü içindeki türlerine, birer numara verilmiş ve böylece her fırıldağın kendi görüntüsü içindeki türünden, kolayca ayırt edilmesi sağlanmıştır. Ama gel gör ki hiç kimsenin amacına uygun fırıldağı satıcısından , numarası ile istediği görülmemiştir. Herkes donatacağı takıma uygun düşecek fırıldağı vitrinde görür ve inancının verdiği destek ile gördüğü fırıldağı ister.

Hatta fırıldağın göreceği işten başka, ağırlığındanda faydalanmayı düşünerek , seçimde , olduğundan veya olacağından daha iri fırıldaklara yönelenlere rastlanmaktadır. Gerçi bu seçim ile olumlu sonuçlara gitmek mümkün değildir. Ama buradaki inanç , fırıldağın görmesi gereken işten başka , diğer bir işin de gördürülmesi eğilimini taşıdığı için , düzenli bir çalışmanın sürdürülmesi mümkün olmaz. Çünkü her numara fırıldağın, kendi oluşum görüntüsü içinde , bir yeteneği vardır. Fırıldaktan beklenen hizmet isteği, bu yetenek çemberini aşacak olursa hiçbir şekilde olumlu sonuçlara gidilemez.

Olta Bölümleri / FIRDÖNDÜ ÇEŞİTLERİ

NORMAL FIRDÖNDÜ

KLİPSLİ FIRDÖNDÜ

3''LÜ FIRDÖNDÜ